arabdict Dictionary & Translator - Arabic-Turkish translation for بئر جوفيّة

  • arabdict Dictionary & Translator Arabic Turkish
  • arabdict
  • Ask Ask
  • Add Add translation
  • Q & A Question & Answer
  • Account
    Log in/Sign up
  • More
    • Ask
    • Add translation
    • Question & Answer
    • Favorites list
    • Vocabulary Trainer
    • Contact
    • Hall of Fame
    • History
    • wish list
Choose a dictionary
  • German - Arabic
  • English - Arabic
  • French - Arabic
  • Spanish - Arabic
  • Italian - Arabic
  • Turkish - Arabic
  • Arabic - Arabic
        Translate | Synonyms | Opposites | Correct

        Translate Turkish Arabic بئر جوفيّة

        Turkish
         
        Arabic
        related Translations
        • yeraltı suları
          مياه جوفية
          more ...
        • yer altı katmanları
          طبقات جوفية
          more ...
        • yer altı suları
          مياه جوفية حرة
          more ...
        • yer altı sularının incelenmesi
          دراسات المياه الجوفية
          more ...
        • kuyu (n.)
          بئر
          more ...
        • çeşme (n.)
          بئر
          more ...
        • yazıtipi (n.)
          بئر
          more ...
        • pınar (n.)
          بئر
          more ...
        • fıskiye (n.)
          بئر
          more ...
        • petrol kuyusu
          بِئْرُ النّفْطِ
          more ...
        • kuyu verimliliği
          إنتاجية البئر
          more ...
        • keşif kuyusu
          بئر استكشافية
          more ...
        • gaz kuyusu
          بئر غاز
          more ...
        • deneme kuyusu
          بئر اختباريه
          more ...
        • besleme kuyusu
          بئر الحقن
          more ...
        • artezyen
          بِئْر الاَرْتَوَازِيَّة
          more ...
        • vinç (n.)
          هيكل معدنى فوق بئر نفط
          more ...

        Examples
        • Sihirli çubuk, sihirli çubuk, bana kuyunun yerini göster!
          يا ساحر المياه الجوفية يا ساحر المياه الجوفية أظهرلي البئر
        • Bu kuyudaki suyun, yerin altında bulunan bir gölden geldiğini söylerler... ...ve o gölün de büyülü özellikleri var.
          ،يُقال أنّ مياه البئر ،مصدرها بحيرةٌ جوفيّة .و لتلك البحيرة خصائصُ سحريّة
        • İçlerinden bir sözcü : " Yusuf ' u öldürmeyin , onu kuyunun dibine atın , kervanlardan biri onu ( görüp ) alsın ; eğer yapacaksanız ( böyle yapın ) , " dedi .
          قال قائل من إخوة يوسف : لا تقتلوا يوسف وألقوه في جوف البئر يلتقطه بعض المارَّة من المسافرين فتستريحوا منه ، ولا حاجة إلى قتله ، إن كنتم عازمين على فعل ما تقولون .
        • Nihayet onu götürüp de kuyunun dibine atmağa topluca karar verdikleri zaman biz , Yusuf ' a : " Andolsun sen onların bu işlerini , hiç farkında olmayacakları bir sırada kendilerine haber vereceksin ! " diye vahyettik .
          فأرْسَلَهُ معهم . فلما ذهبوا به وأجمعوا على إلقائه في جوف البئر ، وأوحينا إلى يوسف لتخبرنَّ إخوتك مستقبلا بفعلهم هذا الذي فعلوه بك ، وهم لا يُحِسُّون بذلك الأمر ولا يشعرون به .
        • İçlerinden bir sözcü dedi ki : " Eğer ( mutlaka bir şey ) yapacaksanız , öldürmeyin Yusuf ' u , onu kuyunun derinliklerine bırakıverin de bir yolcu kafilesi alsın . "
          قال قائل من إخوة يوسف : لا تقتلوا يوسف وألقوه في جوف البئر يلتقطه بعض المارَّة من المسافرين فتستريحوا منه ، ولا حاجة إلى قتله ، إن كنتم عازمين على فعل ما تقولون .
        • Nitekim onu götürdükleri ve kuyunun derinliklerine atmaya topluca davrandıkları zaman , Biz ona ( şöyle ) vahyettik : " Andolsun , sen onlara kendileri , farkında değilken bu yaptıklarını haber vereceksin . "
          فأرْسَلَهُ معهم . فلما ذهبوا به وأجمعوا على إلقائه في جوف البئر ، وأوحينا إلى يوسف لتخبرنَّ إخوتك مستقبلا بفعلهم هذا الذي فعلوه بك ، وهم لا يُحِسُّون بذلك الأمر ولا يشعرون به .
        • İçlerinden biri : " Yusuf ' u öldürmeyin , onu bir kuyunun derinliklerine bırakın . Böyle yaparsanız yolculardan onu bulup alan olur " dedi .
          قال قائل من إخوة يوسف : لا تقتلوا يوسف وألقوه في جوف البئر يلتقطه بعض المارَّة من المسافرين فتستريحوا منه ، ولا حاجة إلى قتله ، إن كنتم عازمين على فعل ما تقولون .
        • Yusuf ' u oturup bir kuyunun derinliklerine bırakmayı kararlaştırdılar . Biz ona , kardeşlerinin bu işlerini kendileri farkına varmadan haber vereceksin , diye vahyettik .
          فأرْسَلَهُ معهم . فلما ذهبوا به وأجمعوا على إلقائه في جوف البئر ، وأوحينا إلى يوسف لتخبرنَّ إخوتك مستقبلا بفعلهم هذا الذي فعلوه بك ، وهم لا يُحِسُّون بذلك الأمر ولا يشعرون به .
        • İçlerinden biri Yusuf ' u öldürmeyin demişti , mutlaka bir şey yapacaksınız bir kuyuya atın bari de gelip geçenlerden onu bulup alan olsun .
          قال قائل من إخوة يوسف : لا تقتلوا يوسف وألقوه في جوف البئر يلتقطه بعض المارَّة من المسافرين فتستريحوا منه ، ولا حاجة إلى قتله ، إن كنتم عازمين على فعل ما تقولون .
        • Sonucu onu götürüp kuyuya atmaya hep beraber karar verdikleri zaman ona , andolsun ki farkında bile olmadıkları bir anda şu yaptıklarını haber vereceksin onlara diye vahyetmiştik .
          فأرْسَلَهُ معهم . فلما ذهبوا به وأجمعوا على إلقائه في جوف البئر ، وأوحينا إلى يوسف لتخبرنَّ إخوتك مستقبلا بفعلهم هذا الذي فعلوه بك ، وهم لا يُحِسُّون بذلك الأمر ولا يشعرون به .
        support arabdict
        Dictionaries & Lexicons
        • German
        • English
        • French
        • Spanish
        • Italian
        Question & Answer
        • Questions German
        • Questions English
        • Questions French
        • Questions Italian
        • Questions Spanish
        Links & Partner
        • arabdict Android
        • arabdict Apple
        • Hall of Fame
        • Videos
        Follow arabdict
        • Contact
        • About us

        Copyright © 2008 – 2025

        • select language
          • Deutsch
          • Français
          • Español
          • Italiano
          • Türkçe
          • عربي
        • Imprint
        • Terms of use
        • data privacy

        Sign up / Log in


        Add translation



        Search Tips

        - To filter the search results.
        - Shows the exact hits.
        - Use the pen to edit or change a record.
        - An arrow indicates further information.
        - To search in external websites.
        - To close the additional information.
        - To pronounce the search results using Google Translate.
        - To show the translation information.

        Verb Conjugation (Arabic)